Tatlandırıcı olarak içeriğinde mısır şurubu kullanılan kola ve asitli içeceklerde şeker hastalığına yakalanma riskinin normalden 6 kat fazla olduğu tespit edildi.
Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Nefroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof . Dr. Süleyman Türk , sağlığa zararı tıp çevrelerince kabul edilen mısır şurubunun ülkemizde birçok üründe kullanıldığını ve bunun sonucunda özellikle genç nesilde erken yaşlarda şeker hastalığına yakalanma riskine yol açtığını söyledi.
Prof. Dr. Süleyman Türk , 234. Amerikan Kimya Kongresinin Tebliğinde mısır şurubundan yapılan gıdaların insan sağlığını ciddi anlamda tehdit ettiğinin yer aldığını söyledi. Türk: "Mısır şurubu ile tatlandırılmış içecekler ve yiyecekler diabet hastalığını tetikliyor. Şekerden ucuz olduğu için meşrubat üreticileri mısır şurubunu tercih ediyor. Çocuk obezitesi ile mücadele edenlerin ise korkulu rüyası haline geldi.
Çocuk obezitesindeki artışla meşrubat üretimi arasındaki artış arasında tam bir paralellik var. Kolalı içecek üreticileri ise içeceklerini tatlandırmak için mısır şurubu kullanmayı tercih ediyor. Çünkü mısır şurubu hem pancar şekerinden ton başına 250-300 dolar daha ucuz, hem de kolalı içecek üretiminde pancar şekeri yerine kullanımı daha uygun bir tatlandırıcı" dedi.
Mısırın genetiği ile oynanan ürünlerin başında geldiğini ve bu durumun insan sağlığını ciddi anlamda etkileyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Türk, mısır şurubunun başta kola olmak üzere birçok gıdada yaygın olarak kullanıldığını belirtiyor.
Türk: "Gıdalarda tatlandırıcı olarak kullanılan mısır şurubu diabet hastalığına yakalanmayı artırmaktadır. Mısır şurubundan yapılan gıdaları kullananların, pancar şurubundan yapılan gıdaları kullananlara göre diabete yakalanma riski daha fazladır. Mısır şurubu ucuz olması nedeniyle özellikle kola üretiminde, pasta, bisküvi ve çikolata üretiminde yoğun olarak kullanılmaktadır. "Kola ve diğer mısır şurubu kullanılarak tüketime sunulan gıdaları tüketen insanların diabete yakalanma riski daha fazladır" dedi.
Prof. Dr. Süleyman Türk , gıdalarda katkı maddesi kullanımına bir sınırlandırma getirilmesi uyarısında bulunuyor. Gıdadaki katkı maddeleri konusunda ulusal bir prensibin ortaya konulması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Türk, katkı maddeleri konulan gıdaları tüketen çocukların, daha hiperaktif olduğu haberlerinin arttığını belirtti.
Prof. Dr. Türk "Gıdalarda kullanılan katkı maddelerinin orjinleri mutlaka denetlenmelidir. Musevi toplumu bu konuda çok hassas. Koşer damgası ve sertifikası bulunmayan ürünlerin kendi ülkelerine girişinin yasaklıyor. Nüfusunun büyük çoğunluğu Müslüman olan ülkemizde katkı maddelerinin orijini konusunda bir belirsizlik ve denetimsizlik var. Özellikle domuz kaynaklı katkı maddelerinin mutlaka tespit edilmesi ve hazır gıda üreticilerinin bu konuda hassasiyet göstermesi gerekir. Hem inanç açısından hem de sağlık açısından gıdalarda orijin tespiti yapılmalıdır ve tüketici bilgilendirilmelidir" diye konuştu.
Türkiye `de şeker hastalarının sayısının her geçen gün arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Türk, Türkiye `de 5 milyon şeker hastasının bulunduğunu ve Konya `da da bu oranın yüzde 12 olduğunu bildirdi. Bu rakamın Konya için de çok ciddi olduğunun altını çizen Prof. Dr. Türk, unlu mamul tüketiminin azaltılması, bunun yerine daha çok sebze tüketilmesi gerektiğini kaydetti.
Modifiye edilmiş gıdaların kullanımı ile ilgili çalışmaların yapılması tavsiyesinde bulunan Türk, "Sigara paketlerinin üzerinde `insan sağlığına zararlıdır` gibi ibareler bulunmaktadır. Mısır şurubu kullanılan gıdaların üzerine de uyarıcı ibareler konulmalıdır" ifadelerini kullandı. Konya `nın pancar üretiminde önemli bir yerde olduğunu ve üretilen gıdalarda pancar şurubunun kullanılmasının hem insan sağlığına hem ülke ekonomisine önemli katkıda bulunacağını anımsatan Prof. Dr. Türk yeterince şeker ihtiyacını karşılamak için de pancardaki kota tekrar gözden geçirilmeli ve pancar kaynaklı şeker tüketimine öncelik verilmelidir" dedi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder