23 Ocak 2012 Pazartesi

ŞEKERLİ HAYATLAR

'Şeker'li hayatlar...(1)

'Şeker'li hayatlar...(1)
Şeker hastalığı olarak bilinen diyabetin en çok bilinen belirtileri çok su içmek ve çok idrara çıkmak. Ancak gece baldıra giren kramplar ve nedensiz kaşıntılar da bu hastalığın habercisi. Genetik bir hastalık olan diyabeti stres de 'tetikliyor' 02/02/2003 (5518 kişi okudu)

Ferhan Kaya POROY (Ar�vi)
BAŞLARKEN
Araştırmalara göre ülkemizde yaklaşık 6 milyon şeker hastası var. Kesin tedavisi olmayan ancak düzenli kontrol, diyet ve ilaçla denetim altında tutulduğunda ömrü uzattığı söylenen şeker hastalığını konunun Türkiye'deki en ünlü ismi Türk Diyabet Cemiyeti Başkanı Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık'la konuştuk. Şeker hastalığını teşhisinden tedavisine kadar her yönüyle inceleyen yazı dizisinde hayatı 'tatlı' yaşayan ünlülerin hikâyelerini de bulacaksınız. Şeker hastası kadınlar hamilelikle ve bebeklerinin sağlıyla ilgili tüm sorularının yanıtını bu sayfalarda okuyacak. Hipoglisemi sorunu yaşayanlar için özel diyetler, ayak bakımı, ağız sağlığı için öneriler, erkeklerin korkulu rüyası şeker-iktidarsızlık ilişkisi ve şeker hastalarının yiyebileceği birbirinden lezzetli tatlıların tarifleri de bu yazı dizisinde yer alıyor. Çocukluk çağındaki şeker hastalığı ve tedavisi üzerine son araştırmalar da ailesinde şeker hastası bulunanlara yol gösterecek. Şeker hastalarının vazgeçilmezi, insülin iğneleri, pompaları, yeni insülin türleri de tedavide gelinen son noktayı görmenizi sağlayacak. Ayrıca merak ettiğiniz tüm adres ve telefonları da dizide bulacaksınız.



Gece krampları, diyabetin belirtisi
Türk Diyabet Cemiyeti Başkanı Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık, genellikle
'pankreas'ın görevini yerine getirememesi sonucu ortaya çıkan diyabeti (şeker hastalığı) anlatırken, en sık görülen belirtilerine dikkat çekti.
Şeker hastalığı nedir?
Şeker hastalığının tıp dilindeki adı 'Diabetes Mellitus'tur. Kan şekerinin yükselmesi, idrarda şeker çıkması ve ona bağlı bazı biyokimyasal reaksiyonlarla kendini gösterir. Kan şekeri yüksekliğinin organizmada çeşitli etkileri olur.
Mineraller de gidiyor
Kan şekeri yükseldiği zaman idrarda şeker çıkmaya başlar. Kandaki fazla şekeri vücut dışarıya atmak için çok idrara çıkar. Vücuttan fazla su atılır ve atılan su vücutta susuzluk meydana getirir. Vücut bunu karşılamak için devamlı su içmek zorunda kalır. Bunun sonucunda da şeker hastalığının belirtileri ortaya çıkar. Ağız kuruluğu, fazla su içme, fazla idrara çıkma, fazla su kaybıyla birlikte su içinde eriyen tuzların ve madensel maddelerin dışarıya atılması. Bunun sonucunda da vücutta mineral kaybıyla oluşan bir yorgunluk, halsizlik... Şeker hastalığı pankreasta ensülin noksanlığının meydana getirdiği kan şekeri yükselmesi ve idrarda şeker çıkmasıyla kendini gösteren karakterize bir hastalıktır.
Şeker hastalığı hangi organın bozukluğundan oluşuyor?
Pankreasın görevini yerine getirmemesi sonucu oluşur.
Sadece pankreasta Ensülin salgısının olmamasından mı kaynaklanır?
Ensülin yetersizliğinin yanı sıra ensülin kalitesinin bozuk olması da şeker hastalığına neden oluyor. Vücut ensülini salgılıyor ama ensülinin yapısı bozuksa yine şeker hastalığı ortaya çıkıyor. Bazen de ensülinin kalitesi iyidir, salgılanmasında da bir sorun yoktur ama tesir ettiği yerde karaciğerde, yağ veya adele dokusunda bozukluk vardır. İşte bu aşamada da şeker hastalığı ortaya çıkar.
Şeker hastalığının belirtileri arasında sık idrara çıkma var. Ancak birçok kişi çok su içtiği için idrara fazla çıkıyor. Bunu nasıl ayırırız?
Çok idrardan gece idrarını kastederiz. Normal biri yatmadan önce tuvalete gittikten sonra gece bir kez tuvalete kalkabilir. O da saat 04.30-05.00'te olur. Ama şeker hastalarında gece tuvalete çıkma sayısı dördü bulur. Gündüz de normal tuvalet sayısı sekiz-10'u geçmemelidir.
Şeker hastalığı genetik mi?
Şeker hastalığı kalıtımsal bir hastalık. Şeker hastalığını yapan genin altı numaralı kromozomun kısa bacağındaki mevcut bir gen bozukluğundan olduğu anlaşılmıştır. Bu kalıtımsal olay Tip1 diyabetlerde yüzde 5-10, Tip2 diyabetlerde yüzde 80-90'dır.
Başka neler diyabete yol açar?
1- Dengesiz ve aşırı beslenme: Özellikle karbonhidrat ve yağ ağırlıklı diyet.
2- Çocukluk yaşında geçirilen virütik hastalıklar: Kızamık, boğmaca, kızıl, kabakulak, tetik çeken hadiselerdir.
3- Stres: Büyük sıkıntılar diyabete neden olabilir. Çünkü her stres organizmada bir böbrek üstü ve hipofiz bölgesinde hormonal değişikliğe neden olur. Böbrek üstünden çeşitli hormonlar salgılanır. Aynı şekilde beyinden de bazı hormonlar salgılanır. Bunların hepsi ensüline karşı olan hormonlardır. Bu hormonlar salgılandığı zaman ensülinin etkisi bloke ediliyor. Böylece de ensülin kaybolunca şeker ortaya çıkar.
İnsan akşam sağlam yatıp sabah şeker hastası olarak kalkabilir mi?
Kalıtımsal etkinin üzerine yani pankreas bezindeki bir zayıflığın üzerine bir de stres etkisi eklenince şeker ortaya çıkabiliyor. Yoksa her stres şeker yapmaz.
Ensülin nedir?
Pankreasın salgıladığı bir hormondur. İnsan organizması ensülin gibi aşağı yukarı 20'ye yakın hormon yapar. Ensülin şeker düşürür. Glucagon şeker yükseltir. Yine pankreasta salgılanan başka bir hormon daha vardır. Bu da hem ensülini hem de glucoganı ayarlar.



'Arkadaşım anladı'
Aşırı yorgunluk belirtisi gösteren Nazan Öncel'in şeker hastası olduğunu bir arkadaşı fark etmiş.
Diyabetle nasıl ve ne zaman tanıştınız?
1989 yılında ilk kez bir şeylerin ters gittiğini fark ettim. Organizmamda bir aksilik vardı ama nedenini bilmiyordum. 1993 yılına kadar bu işin üzerinde durmadım, açıkçası ihmal ettim. Bazı insanlar evhamlıdır. Hemen doktora koştururlar. Ben hiçbir zaman böyle bir insan olmadım. Ancak 1993 yılında kolumu kaldırıp sigara içemez hale geldim. Çok yorgundum. Başım dönüyordu ve tüm dengem bozulmuştu. Tüm bunları yaşayınca Diyabet Hastanesi'ne gittim.
Bu hastane nereden aklınıza geldi?
Bir arkadaşım var, doktor gibidir. 'Sende şeker hastalığı belirtileri var' dedi ve tuttu kolumdan, Diyabet Hastanesi'ne götürdü. O arkadaşım olmasaydı belki hastalığımı hâlâ ihmal ediyor olacaktım. Dr. Ali İpbüker'e gittik. Tahliller yapıldıktan sonra teşhis kondu. Sıkı bir diyet reçetesiyle işe başladı. İlk başlarda ilaç kullanmadım. İlk hafta yedi-sekiz kilo verdim, ikinci hafta da kilo verdim ve 14 kilo vermiş oldum. Sanki şeker hastalığının nedeni kilolarmış gibi üstüne gittim.
Nasıl bu kadar hızlı kilo verdiniz?
Daha önce kilo alma verme meselelerine kafayı hiç takmamıştım. Kilo vermem gerektiği söylenince de ciddiyetle işi ele aldım. Spor ve diyete başladım. Tuzu hayatımdan kaldırdım. Kırmızı eti de kestim.
Kilo verince rahatladınız mı?
Evet çok rahatladım. Ancak kiloları verdikten sonra yine hastalığımla ilgili her şeyi boşvermeye başladım. Sanki kiloları verince şeker ortadan kalkmış gibi geldi bana. 1995'te stüdyoda 'Ağlama Gönlüm' şarkısını yaparken birden her yanım ağırlaştı. Kelimeler ağzımda dolanıyor, tuhaf bir şekilde başımı öne eğemiyordum. Tamam dedim bir şeyler oluyor.
Gece yarısı beni hastaneye kaldırdılar. Tansiyonum da, şekerim de çok yükselmişti. Bir de bana 'panik atak' teşhisi koydular.
Bu rahatsızlığın ardından tedavinizde değişiklik oldu mu?
Rahatsızlığım üç ay kadar sürdü. Bu süre içinde yine yaşantıma yemeklerime ve sporuma dikkat ettim. 2001 yılından itibaren Prof. Dr. Hüsrev Hatemi'nin kontrolü altına girdim.
Şekeri aniden düşüyor
Sizin sorununuz şekerinizin aniden düşmesi. Bu durumda ne hissediyorsunuz?
Kafamı kaldıramayışım tansiyondan. Bende bir de panik atak var. Şeker düşmesi ise titremeyle birlikte kendini gösteriyor. Kollar ve dizler titriyor, bir anda elim ayağım boşalıyor. Sorun benim ara öğünleri atlamam. Doktorumun tavsiyesi üzerine günde yedi kere yemek yemem gerekiyor. Ara öğünleri yemezsem ki bir kez böyle bir durum yaşadım, çok kötü oluyor. 11 saat hiçbir şey yemedim.
'Ölümle yüz yüze geldim'
Otomobildeydim ve aniden şeker düşüklüğü belirtileri başladı. O anda ölümle burun buruna geldiğimi hissettim. Gözlerim sanki ters dönmüştü. Soğuk terler dökmeye başladım. Eve zorla geldim. Yemek yemeye çalıştım ama yiyemedim. Şekerli bir şeyler içtim. Şimdi gün aşırı bir Glucophage hapı alıyorum, bu hap benim şekerimi düzenliyor.



Bu şikâyetler varsa doktora başvurun
Şeker hastalığının üç ana bulgusu
  • Fazla idrar

  • Fazla su içme

  • Fazla yeme
    Bu üç bulgu, Tip1 diyabet dediğimiz çocuk diyabetlerinin yüzde 95'inde ortaya çıkar. Tip2 diyabetlerin ise yüzde 40-50'sinde vardır. Ama bunların yanında şu yan belirtiler de ortaya çıkar:

  • Halsizlik, yorgunluk

  • Kol ve bacak ağrıları

  • Uyuşmalar

  • Gece baldıra gelen kramplar

  • Erken uyku basması, yemeklerden sonra uyku gelmesi

  • Mide-bağırsak tembelliği

  • Hiçbir nedeni olmayan kaşıntı


    Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık kimdir?
    1931 yılında doğan Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık 1949-1955 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde eğitim gördü. 1956-1958 yıllarında İstanbul Üniversitesi Tedavi Kliniği'nde İç Hastalıkları Uzmanlığı eğitimini sürdürdü.
    1958-1959 yılları sırasında Paris Tıp Fakültesi'nde Hematoloji Bölümü'nde asistan olarak çalıştı. 1967'de doçent, 1972'de profesör oldu. Prof. Bağrıaçık 1985 yılında Harvard Üniversitesi Joslin Diyabet Merkezi'nde konuk profesör olarak görev yaptı.
    1988 yılından beri İstanbul Üniversitesi Diyabet ve Metabolizma Araştırma Uygulama Merkezi Müdürlüğü'nü yürüten Prof. Bağrıaçık EASD (European Association for the Study of Diabetes), IDF (International Diabetes Federation), ALFEDIAM (American Diabetes Association Union Medical Balkanique, European Association for the Study of Obesity), Türk Diyabet Cemiyeti, Türk Obezite Derneği kurucu üyesi. Prof. Dr. Bağrıaçık 1969'dan bu yana Türk Diyabet Cemiyeti'nin yönetim kurulu üyesi, 1980'den beri de cemiyetin başkanlığını yürütüyor. Prof. Bağrıaçık'ın diyabet ve şişmanlık hakkında 100'ün üzerinde kitabı var.
    * * * * * * * *
    YARIN: Zayıflayan çocuğa dikkat

  • Hiç yorum yok: