23 Ocak 2012 Pazartesi

ŞEKERLİ HAYATLAR VE BAYRAM ŞEKERİ

'Şeker'li hayatlar...(7)

'Şeker'li hayatlar...(7)
Bayram ve yılbaşı gibi özel günlerde diyete uymak kolay olmayabilir. İşte ziyafetlerde şekerinizi fırlatmadan yeme ve içki içmenin kuralları


Ferhan Kaya POROY
Bayramı tatlı tatlı geçirin
Önümüz bayram. Herkes gibi diyabetliler de bayram sofralarına oturacak, her gittikleri yerde ikramlarla karşılaşacaklar.Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık, bayram ve yılbaşı gibi özel günler için önerilerde bulundu.
Şeker hastaları bayramda ne yapmalı? İkram edilen tatlılar ve kavurmalar kesinlikle yasak mı?
Şeker hastası kesinlikle tatlı yemeyecek diye bir şey yoktur. Eğer çok canı çekerse sütlü tatlıları tercih etsinler. Çünkü sütlü tatlılar unla yapılanlar gibi yüksek oranda karbonhidrat içermiyor. Şeker hastalarının diyet reçetelerinde mutlaka et vardır. Çünkü et yememek diyabetliyi hasta edebilir. Bu nedenle kurban bayramında da et yiyebilirler. Bayram nedeniyle tatlıyı veya eti biraz fazla yiyenlere ise yemekten sonra yarım saatlik yürüyüş yapmalarını öneriyorum.
Hastalar yılbaşı, davet gibi özel günlerde diyetlerini nasıl sürdürebilirler?
Akşam özel bir yemek programı varsa gün içinde akşam biraz daha fazla yemek amacıyla öğün atlamayın. Yiyeceklerinizi yine beş, altı öğüne bölerek tüketmelisiniz. O gün sabah kahvaltınızı zamanında yapıp öğle yemeklerinizi ve ikindi öğününüzü de yemelisiniz. Yemek sofrasında da öncelikle şeker ve şekerli yiyeceklerden, kızartmalardan uzak durmalısınız.
İçki içmeyi düşünüyorsanız bir kadehi en az bir saatte tüketmeye özen gösterin. Ayrıca bira ve şarabın dışında votka, rakı, viski gibi içkileri tercih edin. Çünkü bira ve şarabın ani şeker düşüşüne neden olduğu bilinir. Ayrıca aç karnına kesinlikle içki içmeyin. Hazır meyve suyu ve kolalı içeceklerden kesinlikle uzak durun. Diyet içecekler ve sodayı tercih edebilirsiniz.
İçkinin yanında aperatif olarak fındık, fıstık gibi çok kalorili yiyeceklere ilgi göstermeyin. Ana yemek olarak hindi ve tavuk etini tercih edin.
Vejetaryen olmak diyabetlileri nasıl etkiler?
Vejetaryen beslenmenin temel mantığı, etten uzak durarak sebzeyle beslenmektir. Vejetaryenlik aynı zamanda bir kültür ve yaşam biçimidir. Ancak diyabet de başlı başına bir yaşam biçimi olduğundan vejetaryenlikle bağdaşmıyor. Vejetaryenliği tercih etmek diyabetlilerde ciddi sorunlara neden oluyor. Diyabetlinin kendi diyet ilkelerine uyması, zaman zaman et, zaman zaman sebze yemesi, yani dengeli beslenmesi gerekiyor. Eti kesmek diyabetliyi hasta edebilir.



İnsülinle yaşam zor değil
Tip-1 diyabetli Şenay Taştan şeker düzeyini sürekli kontrol altında tutarak işte de başarılı olmuş bir anne...
Şenay Taştan evli ve bir çocuk annesi. İnsüline bağımlı Tip-1 diyabetli ama sürekli kontrol altında olduğu için hastalığı yaşantısını etkilemiyor. Taştan, Türk Diyabet Cemiyeti'nin dergisine konuştu:
Diyabetle nasıl tanıştınız?
14 yaşımda tanıştım. Diyabetin bende korku yüzünden çıktığını düşünüyorum. Su dolu bir kanalizasyon çukuruna düştüm. Olayın ardından da bende şeker hastalığı ortaya çıktı. Bu olaydan sonra çok su içme, kilo kaybı ve sık idrara çıkma durumu oluştu. Hemen doktor kontrolüne girdim. İnsülin tedavisi gördüm.
İlk günler zor muydu?
Zor olmuştu. İğneden korkardım ve her gün insülin iğnesi olmak çok zor geldi. Ancak üç ay sonra kendi iğnemi yapmaya alıştım.
Hangi düzenle insülin yapıyordunuz?
Sabah insülinimi yapıyor ve yanıma elma gibi atıştıracak bir şeyler alıyordum. Hocalarım da benim durumumu bildikleri için derste yemek yememe izin veriyordu.
Liseyi bitirdikten sonra ne yaptınız?
Bir muhasebe bürosunda staj yapmaya başladım. Diyabet iş hayatımı hiçbir zaman etkilemedi.
Evliliğin ilk yıllarında işi bırakıp birkaç ay evde oturdum. İşte bu dönemde çalışmaya alışkın bir insan olarak zor günler geçirdim. Bu dönemde Diyabet Cemiyeti'ne Prof. Dr. Nazif Bağrıaçık'a kontrole gidip gelirken iş teklifi aldım ve muhasebeyi tutmak üzere cemiyete girdim.
Peki hamilelik diyabetinizi olumsuz yönde etkiledi mi?
Hamile kalmadan üç ay önce doktor kontrolüne girdim. Şekerim kontrol altına alındıktan sonra hamile kalıp bebeğime kavuştum.



Telefon defteriniz için
Türk Diyabet Cemiyeti Şubeleri
İstanbul: 0 212 230 76 80 - 0216 368 08 72,
Bursa: 0 224 220 46 42,
Denizli: 0 258 263 45 33,
Gaziantep: 0 342 230 21 10,
Isparta: 0 246 232 92 64-218 15 87,
İzmir: 0 232 449 13 19,
Kayseri: 0 352 224 52 00,
Kırklareli: 0 282 212 25 54,
Kocaeli: 0 262 321 20 39,
Çorum: 0 364 213 20 55,
Konya: 0 332 353 63 15,
Marmaris: 0 252 413 56 00,
Mersin: 0 324 336 62 65,
Samsun: 0 362 457 60 00
Çocuk Adolesan Diyabetliler Derneği: 0 212 534 00 00
Diyabet Araştırmaları Uygulama Derneği: 0 212 533 53 06
Diyabet Hastanesi: 0 212 230 49 00
Türkiye Diyabet Vakfı Kadıköy Şubesi: 0 216 368 78 11
Türkiye Diyabet Vakfı Bakırköy Şubesi: 0 212 660 20 07
Türkiye Diyabet Vakfı Çapa (DETAM): 0 212 532 76 48
Diyabet Hemşireleri Derneği: Marmara Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Doç. Dr. Nermin Olgun: 0 216 418 16 06
Aktif Diyabetliler Birliği: Emine Nerezoğlu: 0 535 228 32 28

İnternette diyabet
Çocuk diyabeti uzmanı Kocaeli Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Şükrü Hatun, editörlüğünü yaptığı www.arkadasimdiyabet.org sitesinde şunları yazıyor:
"Erişkinlerden farklı olarak 15 bin kadar çocuk diyabetli günde en az iki kez insülin enjeksiyonu yapmak zorunda ve kan şekerini dengede tutma sorumluluğu ile yaşamlarını sürdürmekteler. Günümüzde diyabet tedavisinin dört ana bileşeni vardır: insülin, bilgi, bakım ve sevgi... Bunlar kadar önemli bir diğer konu ise diyabetle barışık yaşamak ve onunla arkadaş olmaktır. Diyabet eğitimini elektronik ortama taşımak, bilimsel ve arkadaşça bir iletişim ortamı yaratmak amacıyla www.arkadasimdiyabet.org ismiyle bir web sitesi açılmıştır. Diyabetli çocuklar, gençler ve onların aileleri ile sağlık ekibine yönelik pencereleri olan sitede ünlü diyabetlerin sesinden öğütler, diyabetli çocukların öyküleri, forum, medya için diyabet gibi bölümler bulunmaktadır. Çocuk ve Adolesan Diyabet Eğitimi Grubu, Türkiye Diyabet Vakfı ve Çocuk ve Adolesan Diyabetliler Derneği tarafından desteklenen siteye diyabetle ilgili herkesin katkısını bekliyoruz."
www.diabetservis.com yanınızda İnternetteki 'www.diabetservis.com' şeker cihazları, çubukları, şekersiz diyet ürünleri, ayak sağlığı malzemeleri, tansiyon aletleri, idrar kaçırma alarmları kısacası diyabetlinin ihtiyaç duyacağı her şeyi sipariş edebileceğiniz bir site. İnternetten yapacağınız sipariş ile bir gün içinde istediğiniz alet evinize teslim ediliyor.



Ayak bakımı çok önemli
Kan şeker seviyeleri normalden yüksek olan diyabet hastalarında, sağlıklı bireylere kıyasla deri ve mantar enfeksiyonları veya apselere daha sık rastlanır. Ayak bölgesindeki bir diğer sorun da duyu kaybı. Giderek hastalar ayaklarındaki yanık, kesik, çürük ve enfeksiyonların neden olabileceği ağrıyı hissetmez. Bu nedenle ayak bakımı ve korunmasıyla ilgili bilgi sahibi olmak çok önemli.
Çok sıcak su yasak
  • Her gün ayaklarınızı ılık su ve sabunla yıkayın (Asla sıcak su kullanmayın).

  • Ayaklarınızı, özellikle parmak aralarını yumuşak bir havluyla nazikçe kurulayın.

  • Eğer deriniz kuruysa cildinizi yumuşak ve nemli tutmak için yumuşatıcı, nemlendirici bir vücut losyonu kullanın.

  • Ayak tırnaklarınızı keskin bir tırnak makasıyla daima düz kesiniz. (Tırnaklarınız bakımlı ve kısa olmalıdır) Kestikten sonra da bir törpü yardımıyla pürüzsüz hale getirin.

  • Her gün gerekirse bir ayna yardımıyla ayaklarınızda, kesik, kızarıklık, su toplaması olup olmadığını kontrol edin.

  • Temiz ve ayağınızı sıkmayan çoraplar giyin.

  • Ayakkabınızda taş, düğme, iğne gibi ayağınızı zedeleyebilecek yabancı cisimler olup olmadığını kontrol edin.

  • Asla dar ayakkabı giymeyin

  • Her zaman ayağınıza iyi oturan, rahat ve yumuşak ayakkabılar seçmeye özen gösterin. Yeni ayakkabılarınızı alışana kadar günde sadece bir-iki saat giyin.

  • Ayaklarınızda oluşan sertlik ve nasırları kendiniz kesmeyin, mutlaka bir doktora başvurun.

  • Evde bile çıplak ayakla dolaşmayın. Yüzerken ve plajda ayaklarınızı koruyun.

  • Asla sıcak su torbası kullanmayın.

  • Sigara içmeyin, sigara içmek kan dolaşımını azaltır. Bu durum diyabetli hastalarda bir uzvun kaybına yol açabilir.

  • Burnu açık ayakkabılar giymekten kaçının.

  • Ayaklarınızda kesik, tırnak batığı, mantar enfeksiyonu oluştuğunda; ayak veya baldırlarınızda şişme, ağrı hissettiğinizde doktorunuza başvurun.
    * * *
    - BİTTİ -

  • Hiç yorum yok: